YAZIMDA GÜVERCİN PENÇESİ

YAZIMDA GÜVERCİN PENÇESİ

 

 

YAZIMDA GÜVERCİN PENÇESİ

 

Günümüz yazarlarından kimi, kolayına yabancı sözcüklere tutulduğu gibi, noktalama imlerini de önemsemiyor. Sanki ‘Ben yazdım oldu. Sen ne anlarsan anla!’ havasında. Anlatımın dilsel,  anlamsal, mantıksal tutarlılıkla ve noktalama özeniyle kurulan mimari bir işlem olduğunun ayırdında değil hiç…
 
1. Kapıcı kadın yazarımızla konuşuyor.

    * ‘Kadın’ olan kapıcı mıdır, yazar mıdır?

    * ‘Kapıcı’dan sonra  virgül koyarsanız, yazar kadındır

    * Virgülü, ‘kadın’ın sonuna alırsanız, kapıcı kadındır.

2. Ara sıra yaşadığım kentin kitaplığına uğrarım.

    * Kişi ara sıra  kitaplığa mı uğruyor?

    * Yoksa sözü edilen kentte mi, ara sıra yaşıyor?

    * 'Ara sıra’ sözcüklerinden sonra virgül kullanırsanız, anlam karmaşası kalkar, kişinin yaşadığı kentteki kitaplığa ara sıra uğradığını anlarsınız.

3. Kız babasının zoruyla yaptı bu evliliği.

    * Babanın  ‘zoruyla” evlenen kız mıdır?

    * Yoksa damat mıdır?

    * ‘Kız’dan sonra virgül kullanırsanız, zora uğrayan kızdır.

    * Virgül kullanmazsanız, kayınbabanın zoruna uğrayan damattır.

4. Bayan satıcıya sordu.

    * Soran mı (müşteri mi) bayandır?

    * Yoksa satıcı mı bayandır?

      * ‘Bayan’dan sonra virgül koyarsanız, bayan olan müşteridir.

5. Küçük çam ağacının arkasına saklandı.

    * ‘Küçük”, çam ağacını mı niteliyor?

    * Yoksa ‘çocuk’ yerine mi kullanılmıştır?

     * ‘Küçük’ sözcüğünden sona virgül kullanırsanız, ‘küçük’ sözcüğü, ‘çocuk’ anlamını yüklenmiş olur.

6. Çocuğun çantasını verdin mi?

    * Soru, çantayı çocuğa vermesi gereken birisine mi yöneltilmiş?

     * Çocuğun çantasının birisine verilip verilmediği mi öğrenilmek isteniyor?

      * Yoksa bu tümcede ‘çocuğun çantası” tamlaması mı var da onun verilip verilmediği mi soruluyor?

      * ‘Çocuğun” sözcüğünden sonra virgül kullanırsanız, soru çantayı verecek olana yöneltilmiştir

7. İhtiyar dostuna seslendi.

     * Seslenen mi ihtiyardır?

     * Yoksa seslenilen mi?

    * ‘İhtiyar’dan sonraya virgül koyarsanız, yaşlı birisinin, dostuna seslendiğini anlarsanız.

     * Virgül kullanmazsanız, dostun ihtiyar olduğu anlaşılır.

8. O akşam bize gelmişti.

    * ‘O’ sözcüğü, üçüncü tekil kişinin yerine geçen adıl mıdır?

    * Yoksa gösterme sıfatı olarak sözü edilen ‘akşam’la ilgili belirtme mi yapıyor?

     *‘O’dan sonra virgül kullanırsanız, bu sözcük adıl türüne girer, üçüncü tekil kişinin yerine geçer,

      * Virgül kullanmazsanız,  sözü edilen akşam olarak anlamak zorundayız.

9. Hasta  doktorla konuştu.

     * Doktor hastasıyla mı konuşmuş?

     * Yoksa birisi ‘hasta doktor’la mı konuşmuş? Hasta olan doktor mudur?

     * ‘Doktor’dan sonra virgül koyarsanız, konuşan doktordur.

Böylesi örnekleri çoğaltabilir, noktalama yanlışlığının, ne gibi sonuçlar doğurduğuna ilişkin daha pek çok çapraşıklığı gösterebiliriz. Yaşamamızı kolaylaştırmak için özene, düzene gerek olduğu kadar, beynimizin ifadesi olan anlatıma da özen gereklidir. İçinde bulunduğumuz bilgi çağının, ayrıntı sanılabilecek küçük örüntülerle kurulduğunu ve öyle işlediğini belirtmekle yetinelim.

 

 

(2000)

 

 

 

 

 

Yorumlar (0 )