"ki ", "da BAĞLAÇLARIYLA "ki ", "de " EKLERİNİN YAZIMI VE İŞLEVLERİ

"ki ", "da BAĞLAÇLARIYLA "ki ", "de " EKLERİNİN YAZIMI VE İŞLEVLERİ

                                                                                                                                               V / 8

            “ki” ,”da” BAĞLAÇLARIYLA

            “-ki “  “-de” EKLERİNİN YAZIMI

 VE İŞLEVLERİ

 

           

 

           “Türk Dili Dergisinin okurları bilisiz mi, ne gereği var böyle bir yazının?” sorusuyla karşılacağımı seziyorum..  Ama sevindirici bir olaydır, bu yazıyı yazdıran. Bir öğrenci telefon etti. Türk Dili  Dergisini izliyor muş. “ Yazılarınız,  hep yetişkinler için mi? Onlardan yararlanıyoruz. Ama bize, şu “de”ve “ki”lerinin ne zaman bitişik, ne zaman ayrı yazılacağı konusunda yardımcı olur musunuz?” diyor. Derginin, yurtiçinde yurtdışında kimi üniversitelere ulaştığını biliyorum. Ama ortaöğretim düzeyinde izlenmesine ,ne kadar sevindiğimi anlatamam. Türk Dili Dergisinin başarısı bu! Ayıraca dili ıskalayanlar kadar önemseyenlerin bulunduğunun kanıtı. Umut!…

 

            Geldiler: İki lise, ikisi dersane öğrencisi: “ İki türlü  ‘de’, iki türlü ‘ ‘ki ‘ vardır: ‘dahi’,  ‘bile’ anlamına gelen ‘de’ler ayrı; ek olanı ayrı; bağlaç olan  ‘ki’ ayrı, ek olanı bitişik.” diye öğretiyorlarmış onlara. Bir türlü  kavrayamamışlar.

            - Bana da öyle demişlerdi öğrenciliğimde, öğrenememiştim. İyi yazılmış kitapları okuya okuya, onlardan örnekler üzerinde düşünerek doğusunu yakalamaya çalıştım. Eksiklik sizde değil, öğretme  yönteminde. Bir düzeltme yapayım bu arada:  İki türlü “ de”, iki türlü “da” yoktur,  yazım görüntüsü birbirine benzeyen bu dilbirimlerin birer tanesi bağlaç bölüğünde sözcük, ötekilere “ek”tir, dedim. Başladık çalışmaya.

 

           

I.“-de” Ekinin yazımı ve işlevi:

 

Oran’da oturuyorum. ( Nerede  sorusuna yanıt, BİTİŞİK. Özel ada eklendiği için kesme (‘) imiyle ayrılmış.)       

1.Babamda para var. (Kimde sorusuna yanıt yaratıyor, BİTİŞİK.)

2.Cüzdanında para kalmamış. (Neyde sorusuna yanıt yaratıyor, BİTİŞİK.)

3.Baharda buralar yeşillenir. ( Ne zaman sorusuna yanıt yaratıyor, BİTİŞİK.)

4.Hana vardığımızda yağmur dindi. (Ne zamanda sorusuna yanıt yaratıyor, BİTİŞİK.)

5.Sahanda yumurtaya bayılırım. (Neyde yapılmış sorusuna yanıt yaratıyor, BİTİŞİK.)

6.Sözde diplomat. (Nasıl sorusuna yanıt yaratıyor, BİTİŞİK)

 

          a)“-de” eklerini  düşürerek okursanız tümcelerin anlamı bozulur:

Babam para var.

Cüzdanın para kalmamış.

Bahar buralar yeşillenir.

Hana vardığımız yağmur dindi.

Sahan yumurtaya bayılırım.

Söz diplomat .

 

b) Başta verilen birinci, ikinci tümcelerde “de” ler, yer ,içinde bulunma, kalma anlamı yaratıyor. Bu eki alan sözcükler öğe olarak dolaylı tümleç görevi; üçüncü dördüncü cüklelerde -de ekini alan bölümler, zaman anlamı yaratarak belirteç tümleci görevi yapıyor. 5 ve 6’da ise neyde yapılmış, nasıl sorularına yanıt yaratarak nitelemeye yardım ediyor.

 

c)“-de” eki, ses uyumuna, ses benzeşmesine göre değişik yazım biçimleri kazanabilir:

Ev-de, ocak-ta, düşte, görüntü- de, bahar-da örneklerinde görüldüğü gibi seslerinden ikisi değişime uğrayabilyor

 

d)“de”nin bitişik ya da ayrı yazılacağını seçmek için  iki ölçü elde etmiş olduk:

1.“-de” düşürüldüğü zaman  tümcenin anlamı bozuluyorsa, oradaki “-de” ektir. bitişik yazılacaktır.  (Bu ölçü  her zaman geçerli olamaz.)

2.”-de”ekini alan sözcük ya da söz öbeği nerede, kimde, neyde, ne zaman, ne zamanda, neyde yapılmış sorularına yanıt oluyorsa, orada “-de” ektir, bitişik yazılacaktır.

 

II.“da” Bağlacının Yazımı ve İşlevi:

a) Çalıştı da kazandı. (Buradaki “da “ bağlacı için anlamı yaratıyor, neden bildiriyor.)

Biliyor da başarılı sonuca ulaşıyor (Bildiği için, neden-sonuç ilişkisi)

Bu tümcelerden “da” bağlaçlarını düşürdüğümüzde, anlam bozulmaz; anlamı gevşemesi olur, neden ortadan kalkar:

Çalıştı, kazandı.

Biliyor, başarılı sonuca ulaşıyor. Cümlelerinde “neden vurgulaması” ortadan kalkar, sanki, çalışıp bilince hemen olumlu sonuç alınacakmış gibi bir anlam doğar, Bir emeğin gerekliliği vurgusu yok olur. Anlatım inceliğinden   uzaklaşılır.

 

a)     “da” bağlacının yarattığı anlam ayırtıları:

Can Erdoğan da geldi. (Gelen ötekilerden başka)

Toplantıda Deniz Öktem de konuştu. (Öteki konuşanların yanında)

Çağla’ya bilgisayar da aldım. (Öteki aldıklarımdan başka)

Bu tümcelerde “ daha önce  geçmiş bir cümle ya da eş  görevli öğe ile sonraki arasında “-den başka anlamıyla ilişki kuruyor, söylenenin öncesini düşündürüyor.

Akıllı ol da nasıl hareket edeceğini bil.

Bana biraz  yardım et de şu işimi bitireyim.

Her şeyi tamammış gibi otomobil de almaya hevesleniyor.

Sözünü tutacağını söyledi de tutmadı.

Çalışayam da bak neler yapacağım.

Bu örneklerde azarlama,yalvarma, küçümseme,yakınma, övme anlam ayırtılarıyla iki tümceyi birbirine bağlıyor.

Artık gönlümü alsa da değeri kalmadı.

Bu yaştan sonra çok param olsa da neye yarar ki?

Bu örneklerde “bile”,”dahi” sözcüklerinin  anlamını yüklenerek koşulun geçerli olmayacağını belirtiyor.

Bütün yıl  hoplamış zıplamış da sınava üç gün kala çalışarak sınıf geçecekmiş.

Bu örnekte karşıt anlamlı tümceleri pekiştirerek bağladığını görüyoruz.

İstedi de vermedim.

Oraya geldi de işimize yardım etmedi.

Bileşik tümceleri   “ama, fakat….” anlamıyla bağlıyor.

Savunması hiç de yeterli değil.

O kadar önemli değil.

Elbet de çalışacaksınız.

Kimi ilgeç ve bağlaçlardan sonra gelerek anlamı güçlendiriyor.

Evine uğramış da kendisini görmüş. (Uğrayarak)

Çalıştı da başardı (Çalışarak.  Tümcede  nedenlik de var.)

Bu tümcelerde  “da” kendisinden önceki eylemi ulaç (bağ/eylem) durumuna sokuyor.

İnsan bağırıp çağırmadan da düşüncelerini anlatabilir.

Gidip de gelmemek, gelip de görmemek var.

Bu örneklerde “de”ler  “-erek”, “-ip” gibi ulaçlardan sonra geliyor, temel eylemin oluş biçimini, önermenin nasıl oluştuğunu anlatıyor.

Akıllı da akıllı.

“Masa da masaymış ha.”

Örneklerinde yinelen iki ad (sıfat da olabilir) arasına girerek anlamı güçlendiriyor.

Şu kötü huyunu bıraksın da ne isterse alayım ona.

Bir isteğe karşı olan eylemi bağlıyor, bu örnekte.

Bir başladı mı konuşur da konuşur.

Gitmiş de gitmiş, gitmiş de gitmiş sonunda yorulmuş.

Yinelenen eylem arasına girerek süreklilik anlamı yaratıyor.

Onu beğenmedim de bunu beğendim.

Sen bırak da ben yapayım

Kâğıt kalacakmış da sadece zarfı verecekmişsiniz,

Bir şeyin yerine geçebilen iki tümcenin eylemlerini bağlıyor.

Gitmem de gitmem diye tutturdu.

Araba da araba deyip duruyor, sanki parası var.

Yinelenen sözcükler arasına girerek kuvvetli istek, direnme anlamı yaratıyor.

 

b)     Bağlaç olan “ da”nın:

     1.Sessizi  ek  -de’de olduğu gibi ses benzeşmesini ekisine uğramaz, /d/, /t/ olmaz.) yalnız seslisi ses uyumuna göre  “de, da”  biçimine girer.

             2. Bağlaç olan “da” genellikle eylemlerden sonra gelir. Ancak “Siz de böyle yaparsanız başkası ne yapmaz?”  tümcesinde görüldüğü gibi sözcüklerden sonra  da kullanılabilir.

             3. Bağlaç olan “da” çıkarılınca tümcenin anlamı, tümden bozulmaz, anlam gevşemesi doğar, anlam ayırtısı yiter.

 4. Nerede, kimde, neyde, ne zaman, ne zamanda, neyde yapılmış, nasıl sorularına yanıt yaratmayan “de”ler bağlaçtır, sürekli ayrı yazılır.

 

 

            III. -ki Eki:

            Benim saatim durmuş, seninki çalışıyor mu? (İkinci tümcede –ki, saat  sözcüğünün yerine geçiyor, saatin kimin malı olduğunu belirtiyor ayrıca.)

            Dünkü olayı  hatırlıyor musun? (-ki, ne zamanki sorusuna yanıt yaratıyor, “dün”le ilgi kuruyor.)

            Bahçedeki ağacı kestiler. (-ki neredeki sorusuna yanıt yaratıyor,”bahçeyle ilgi kuruyor.Yer belirtiyor, sıfat işlevinde.)

            Bu tümceleri;

            Benim saatim bozulmuş, senin çalışıyor mu?

            Dün olayı  hatırlıyor musun?

            Bahçede ağacı kestiler. Biçimine dönüştürdüğümüzde (tümcelerden -ki’leri düşürdüğümüzde) anlam sakatlanıyor.

a)     Böylesi  -ki’ler, ilgi adılı (zamiri)dir.

b) Kimin malı, kime ait, kimle,neyle ilgili,neredeki, ne zamanki sorularına yanıt yaratır.

c)Öyleyse sözü edilen sorulara yanıt yaratan, ilgi adılı olan “-ki”ler  kendilerinden önce sürekli bitişik yazılacaktır. Bu türdeki  “-ki” tek başına yazılacaksa, öncesine  kısa çizgi(-) konularak ek olduğu belirtilir.

 

 

IV- Bağlaç olan  “ki

a) Biliyor ki yapıyor. ( “ki” “için” sözcüğünün yerine geçmiş, neden anlamı katıyor tümceye)

Çalıştın mı ki başarı bekliyorsun? (“ki” tümceye neden anlamı katıyor.)

Çalışıyor ki kazanıyor. (Nedenlik ilgisi)

Siz ki böyle yapmazdınız. (“ki”  kişi adılından sonra gelerek özneyi güçlendiriyor.)

Bu tümceleri;

Çalıştın mı başarı bekliyorsun?

Çalışıyor, kazanıyor.

Biliyor yapıyor biçimine dönüştürdüğümüzde (“ki”leri düşürdüğümüzde) tümcelerinde  dilbilgesel bozulma olmuyor. Fakat,yukarıda ayraç içinde belirtilen anlam ayırtıları yitiyor. Anlatımın amaçladığı incelik kalkıyor, yansıtılmak istenen iletiden uzaklaşılıyor.

 

b)     Bağlaç olan “ki” genellikle eylemin sonuna koşulur.

 

c)Bağlaç olan “ki”ler kimin malı, kime ait, kimle ilgili, ne zamanki, neredeki sorularına yanıt yaratmaz,  ve  sürekli ayrı yazılır, ses uyumunun etkisine uğramaz.

 

 

V. “ki” Bağlacının  İşlevi ve Yarattığı Anlam Ayırtıları:

Uzun değneklerine dayanmış çobanlar iddia edeler ki kaynak sularının her biri ayrı bir derde devadır. (Anlam bakımından birbiriyle ilgili tümceleri birbirine bağlıyor.)

Siz ki beni tanırsınız, niçin böyle düşünüyorsunuz? (Özneyi güçlendirerek tümcenin temel bölümüne bağlıyor.)

Ölüm öyle bir kapı ki her doğan varlık mutlaka oradan geçiyor. (“kadar”dan sonra gelerek tümceye güç katıyor.)

Geldim ki kimse yok. (İki tümcedeki yargının birincideki eylemin yapılışı sırasında görülerek şaşıldığını belirtiyor.)

Çiğ yemedim ki karnım ağrısın? (İki tümcede anlatılan durumların uyuşmazlığını belirtiyor.)

O beni sevmez ki! Sana güvenilmez ki! (Yakınma, kınama anlamları yüklüyor tümceye.) (2000)

 

 

Etiketler:

Yorumlar (0 )